Sindirim sistemindeki problemlerden kaynaklanan geçirgen bağırsak sendromu, son yıllarda oldukça popüler ve merak edilen bir hastalık olarak öne çıkıyor. Sebep olduğu semptomlar ile hayat kalitesini oldukça düşüren bu rahatsızlık, birçok hastalıkla benzer belirtilere sahip olduğu için teşhis edimesi zorlaşabiliyor. Peki, geçirgen bağırsak sendromu nedir? Belirtileri nelerdir? Tedavisi var mıdır? Detaylar yazımızda.
Sızdıran bağırsak sendromu da denilen geçirgen bağırsak sendromu, bağırsak bariyerinde gelişen sorunlarla alakalı bir durumdur. Bağırsakların iç kısmı sıkıca örülü olan bir bağırsak duvarı ile kaplıdır. Bu sıkı bağlar sayesinde bağırsaklardan kan dolaşımına sadece sindirilmiş besinler, vitaminler ve mineraller geçebilir. Şayet bu hücrelerin arasındaki bağlarda bir sorun olursa kan dolaşımına zararlı maddeler ve toksinlerde iletilebilir. Sızan bu zararlı maddeler ve çok iyi sindirilememiş besinleri tehdit olarak algılayan bağışıklık sistemi ise kendi dokusuna karşı saldırıya geçer. Bu durum tek başına oluşabileceği gibi farklı bir hastalığın semptomu olarak da görülebilir. Bilhassa crohn hastalığı, ülseratif kolit gibi hastalıklarda ikincil bir sorun olarak meydana gelebilir.
Bağırsak geçirgenliği problemi çok fazla belirtilerden anlaşılabilen bir sorun değildir. Çünkü hastalığın semptomları birçok hastalık ile benzerlik taşır. Bu yüzden teşhisi geciktiren bir durum ortaya çıkabilir. Sıkça görülen geçirgen bağırsak sendromu belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
Bu belirtilerden anlaşıldığı gibi sızdıran bağırsak hastalığının bir semptom mu yoksa bir hastalık mı olduğu hala araştırma konusudur. Ancak ortak kanı birçok sağlık problemine neden olacağı bir risk etkeni olduğudur. Bağırsak ve beyin ilişkisi de göz ününe alınarak bu sendromun anksiyete ve depresyon gibi psikolojik sorunlara da yol açacağıdır. Hastalık ile alakalı yapılan çalışmalar günümüzde hala yetersiz kalmaktadır. Bu yüzden daha fazla araştırma yapılarak netleştirilmesi gerekir.
Hastalığın kesin nedeni henüz tam olarak bilinmese de bazı etkenlerin geçirgen bağırsak sendromu gelişiminde rol oynadığı düşünülür. Bağırsaklardaki yapı tam anlamıyla aşılmaz bir yapıda değildir. Her bağırsak bir nebze geçirgendir. Ancak bazı etkenlerden ötürü bu geçirgenlik oranının artması birtakım sağlık problemlerinin oluşmasına sebep olur. Geçirgenlik etkenleri arasında genetik faktörler ilk sıralarda yer alır. Bu kalıtsal özellik bazı kişilerde sindirim sistemindeki bazı değişimlere bireyin daha duyarlı olmasına yol açar. Bunun dışında geçirgen sendrom sebeplerinden bazıları ise şu şekilde sıralanabilir:
Bazı araştırmalara göre astım, akne, alerj, fibromiyalji, kronik yorgunluk gibi rahatsızlıkların geçirgen bağırsak sendromundan dolayı gelişebileceğini söylemiştir. Ancak bu konu üzerinde kesin bir yargıya varmak için detaylı araştırma gereklidir.
Yukarıda da belirtildiği gibi geçirgen bağırsak sorunu diğer hastalık semptomları ile benzerlikler taşıdığı için tanısı kolay değildir. İshal, kabızlık ve şişkinlik problemlerini sık yaşayan kişilerde bağırsakla alakalı sağlık sorunu olma ihtimali yüksektir. Bu yüzden bu tür rahatsızlığı olan bireylerin bir gastroenteroloji uzmanına muayene olması önerilir. Bu muayenede dışkı örneği alınarak gaita testi yapılır. Bu test bağırsaktaki mikropların teşhisi için gereklidir. Ayrıca bağırsak bütünlüğünü araştırmak üzere zonulin isimli testte yapılır. Test sonucu kandaki zonulin seviyesinde artış olması geçirgenlik problemine işaret edebilir. Yanı sıra endoskopik uygulamalar ile bağırsak gözlemlenerek inflamasyon olup olmadığı da teşhis edilebilir.
Birçok doktor için bu sendrom tek başına bir hastalık olarak kabul edilmediğinden standart bir tedavi yöntemi bulunmaz. Tedavi kişide oluşan belirtilere göre planlanır. Hekim tarafından hastanın tıbbi öyküsüne ve beslenme türüne göre diyetisyene yönlendirilebilir. Bu anlamda planlanacak bir beslenme programı hastanın semptomlarının hafiflemesine yardımcı olabilir. Hastalığı tetikleyen ve alerjik reaksiyona sebep olan besinler tespit edilirse bunlar diyetten çıkarılmalıdır. Bağırsak sağlığını koruyucu probiyotik besinler olan yoğurt, turşu, kefir gibi besinler eklenebilir. Bazı kişilerde et, süt, yumurta gibi yiyecekler sorun oluşturduğu için diyetten çıkarılabilir. Rafine şeker ve yapay tatlandırıcıların tüketiminin azalması bağırsak sağlığını koruyacaktır. Ayrıca bağırsak sağlığını koruyan yaşam stili değişiklikleri yapılması da tedaviye katkı sağlar. Bunlar; stresten uzak kalmak, düzenli uyku, egzersiz yapmak, sigara kullanımını bırakmak gibi düzenlemelerdir. Ayrıca bağırsak yapısını bozmamak adına gereksiz antibiyotik kullanımından da uzak durulması gerekir.